Yemen'deki iç savaş ve terörle mücadele operasyonları sürerken, ABD tarafından gerçekleştirilen son bir hava saldırısı yine uluslararası gündeme bomba gibi düştü. Bu operasyonda, yerleşim yerlerine yönelik gerçekleştirilen saldırılar sonucunda 6 kişinin hayatını kaybettiği ve 16 kişinin yaralandığı bildirildi. Saldırının hedefi, ülkenin güneyindeki Hadramevt bölgesinde bulunan bir köy oldu. Böylece, savaşın getirdiği zorlukların yanı sıra sivil kayıplar da bir kez daha gözler önüne serildi.
ABD’nin Yemen’deki askeri operasyonları, özellikle El Kaide ve diğer terör örgütlerine karşı yürütülen mücadelenin bir parçası olarak değerlendiriliyor. Yemen, uzun yıllardır süren iç savaşın ve mezhep çatışmalarının ortasında kalmış durumda. Ancak bu tür operasyonlar, sivil halk üzerinde derin yaralar açmakta ve uluslararası insan hakları kuruluşlarının tepkisini çekmektedir. Son saldırıda, hedef alınan yerleşim yeri, yerel halkın yaşadığı bir köy olması nedeniyle büyük bir tepkiyi de beraberinde getirdi. Savaşın ortasında insanları hedef almak, uluslararası toplumun tartışmalarını alevlendiren bir durum haline geldi.
ABD’nin bu saldırısına yönelik tepkiler, hızla uluslararası makamlardan gelmeye başladı. Birçok insan hakları kuruluşu, sivil ölümü ve yaralanmanın kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, ABD hükümetine bu tür operasyonları durdurma çağrısında bulundu. Bunun yanı sıra, Yemen hükümeti operasyonu kınayarak, “Sivillerin hedef alınması, savaş suçu kapsamına girer ve uluslararası hukuka aykırıdır.” açıklamasında bulundu. Bu tür saldırıların, Yemen’deki uzun süreli insani kriz üzerinde daha fazla olumsuz etki yaratabileceği de ekleniyor. Yemen, yıllardır süren savaş, kuraklık ve ekonomik çöküşle boğuşmakta ve bu durum sivil halkın yaşam standartlarını daha da düşürmektedir.
Önümüzdeki süreçte ABD’nin Yemen’deki askeri stratejisini yeniden değerlendirmesi gerekebilir. Zira sivil kayıpların artması, hem uluslararası arenada hem de yerel halk arasında derin bir güvensizlik ve öfke yaratmakta. Bölgedeki bütünlük ve barış için atılacak adımların, sivil halkı koruyacak şekilde tasarlanması önem taşıyor. Aksi takdirde, hem ABD’nin güvenlik politikaları sorgulanacak hem de savaşın uzun vadeli sonuçları, genel olarak bölgeyi daha fazla istikrarsızlığa sürükleyecektir.
Son olarak, bu gerçekleşen olayın gösterdiği bir gerçek var ki; uluslararası gücün dahli, her zaman olumlu ya da yapıcı sonuçlar doğurmuyor. Yemen halkı, yıllardır devam eden çatışmalarla baş etmeye çalışırken, daha fazla sivil kaybın yaşanmaması için uluslararası güçlerin daha dikkatli olması gerekiyor. Aksi takdirde, Yemen halkı, savaşın yarattığı acılara yine tanıklık etmek zorunda kalacaktır.