Son zamanlarda artan sosyal medya dolandırıcılıklarına bir yenisi daha eklendi. Muğla'da yaşayan bir kadın, sosyal medya aracılığıyla tanıştığı kişi tarafından 2,5 milyon TL dolandırıldı. Olay, genç kadının evlilik hayalleri kurarak tanıştığı kişinin, kendisini kandırmak için kurduğu tuzağın ayrıntılarıyla gündeme geldi. Sosyal medyada aşk ararken kapıldığı dolandırıcılık zinciri, birçok insanın bu platformlarda ne denli dikkatli olması gerektiğini gözler önüne serdi.
Olay, sosyal medya üzerinden tanıştığı kişiyle sıkı bir iletişim kuran genç kadının, zamanla daha duygusal bir bağ geliştirmesi sonucunda başladı. Tanışmanın ilk aşamalarında her şey normal görünse de, dolandırıcının kurduğu tuzak yavaş yavaş işlemeye başladı. Sosyal medya aracılığıyla başlayan bu ilişki, kadın geçen süre zarfında erkek şahsın kendisine evlilik teklifi etmesiyle daha da derinleşti. İlişkinin her geçen gün artan samimiyeti, dolandırıcının kurduğu sahte dünyayı daha da çekici hale getirdi. Ancak dolandırıcı, gerçek kimliğini gizleyerek kadının güvenini kazandı ve ardından hayalindeki evliliği gerçekleştirmek için ona çeşitli bahaneler öne sürdü.
Genç kadının dolandırıcının kurduğu sahte senaryolara ikna olması, sosyal medyadaki birçok ilişki gibi bir başka durumu gözler önüne serdi. Genç kadın, dolandırıcının hikâyelerine inandırmıştı kendini ve her geçen gün daha fazla güven duyuyordu. Ancak dolandırıcılığın ikinci aşaması başladığında, gerçeklerin ayak sesleri yavaş yavaş duyulmaya başladı. Evlilik hayalleri kuran kadın, dolandırıcı tarafından sürekli olarak para göndermeye zorlandı. Vurgun, kadıncağızın dolandırıcıya toplamda 2,5 milyon TL göndermesiyle sonuçlandı.
Dolandırıcının kullandığı yöntemler de oldukça dikkat çekiciydi. İlk olarak, kadına kendisinin zengin bir iş adamı olduğunu ve yurt dışında olduğunu söyleyerek ona güven vermeye çalıştı. Sosyal medya üzerinde kurulan bu tür ilişkilerde sıkça karşılaşılan durumlar arasında yer alan "yurt dışında işim var" söylemi, dolandırıcının elinde bir kalkan gibi duruyordu. Ayrıca kadına, evlilik hayalleriyle ilgili sürekli olumlu mesajlar gönderiyor, ona olan ilgisini artırarak güvenli bir ortam oluşturuyordu.
İlerleyen günlerde dolandırıcı, kadının üzerine yüklendiği duygusal baskıyı artırdı. Yurt dışında bazı mali problemler yaşadığı ve bu durumla başa çıkmak için maddi desteğe ihtiyaç duyduğunu belirtti. Genç kadın, bu bahanelere kanarak defalarca bankalara giderek para transferleri gerçekleştirdi. Dolandırıcılığın en acı kısmı ise, kadının yeri geldiğinde yalnız hissetmesiydi. Sosyal medyada kurduğu bu ilişki, başını belaya sokmasına neden oldu ve sonunda dolandırılma gerçeğiyle karşılaştı.
Kadın, dolandırıcının tuzağında fark edilmeden sıkışırken, olayın ortaya çıkmasından sonra yaşadığı şok yanı sıra bir dizi yasal işlemi de başlatmaya karar verdi. Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmasıyla birlikte dolandırıcının izini sürmek için soruşturma açıldı. Yetkililer, sosyal medya platformlarında bu tür dolandırıcılıklara karşı daha fazla dikkatli olunması gerektiğini vurguladı ve kişisel bilgilerin paylaşılmaması gerektiğini özellikle belirtti.
Feminen ve cazibeli kurgularla dolu olan sosyal medya dünyasının güvenliğinde bu tür dolandırıcılıklar, pek çok insan için ciddi kayıplarla sonuçlanabiliyor. Dolandırıcılık kurbanı olan genç kadın, belki de bu yaşadığı süreçten sonra sosyal medya kullanımı konusunda daha dikkatli olacak. Ancak, bu tür olayların önüne geçmek için daha fazla farkındalık ve önlem alınması gerektiği bir gerçek. Dolandırıcıların sürekli gelişen yöntemleri karşısında, bireylerin dikkatli ve özverili olması, benzer kurbanlık hikâyelerinin önüne geçilmesi açısından oldukça önem taşıyor.
Sosyal medya ilişkilerinin bazen hızlı bir şekilde derinleşebildiği biliniyor, ancak asıl dikkat edilmesi gereken konu, güven verdiği düşünülen bu insanların gerçek yüzlerini tanımak ve onlara dair şüphe hissettiğiniz an, temkinli bir yaklaşım sergilemek olduğudur. Bu tür dolandırıcılık mağdurlarının sayısının gün geçtikçe artması, sosyal medyanın sanal bir dünya olduğunu unutmamak gerektiğinin altını çiziyor. Unutmayın, dijitalleşen dünyada nakit kaybı, yaraları yeniden sarmaktan çok daha zorlayıcıdır!